$
€
23 Kasım Çarşamba günü sabaha karşı yaşanan Düzce depremi uzmanların tüm görüşlerini adeta çürüttü.
Uzmanlar, 12 Kasım 1999 depreminde Düzce’nin gerilimini boşalttığını, 78 yıl önce yaşanan 1944 depreminde de Gerede’nin gerilimini boşalttığını düşünüyordu.
Prof. Dr. Celal Şengör, “Bu deprem Kuzey Anadolu fayının hareketinin tüm jeologlar tarafından tam olarak anlaşılamadığının göstergesidir.”dedi.
Düzce depremi, Kuzey Anadolu fay hareketlerinin uzmanlar tarafından tam olarak anlaşılamadığının göstergesi oldu. 22 yıl önce büyük bir deprem yaşayan Düzce’de sadece 22 yıl sonra 6 şiddetinde büyük bir deprem daha yaşanmasından sonra çok sayıda uzmanın; “bölgede büyük deprem beklenmediği” açıklamaları çürüdü.
12 Kasım 1999 depreminde Düzce’nin gerilimini boşalttığını, 78 yıl önce yaşanan 1944 depreminde de Gerede’nin gerilimini boşalttığını düşünen uzmanların aksine son yaşanan deprem konunun ciddiyetini tekrar gözler önüne sermiş oldu.
Ciddi değiliz!
1. derece deprem bölgesinde olmamıza karşın çok sayıda uzmanın, 1944 yılında yaşanan depremde faydaki gerilimin boşaldığını açıklaması ve 300 yılda bir büyük deprem yaşandığını belirtmesi yüreklere su serpmişti. Ancak işin ciddiyetinin hiç de öyle olmadığı Düzce depreminden sonra ortaya çıkmış oldu. Gerede’nin uzmanların görüşlerine bakmadan her an büyük bir depreme hazırlıklı olması gerektiği böylece ortaya çıkmış oldu.
“Bu deprem müthiş kötü bir haberdir. Bu deprem Kuzey Anadolu fayının hareketinin tüm jeologlar tarafından tam olarak anlaşılamadığının göstergesidir.”diyen Prof. Dr. Celal Şengör, “22 yıl içinde Düzce’de ikinci bir deprem bu. Oysa herkes Düzce’nin gerilimini boşalttığını ve uzunca bir süre ciddi bir deprem olmayacağını düşünüyordu. Öyle olmadığını gördük. Naci Görür’ün dediği doğru. Bolu Dağı’na doğru da bir deprem bekleyebiliriz. Ama orada 1944 yılında bir deprem oldu. İstanbul’u bir kez daha uyarıyorum. Ve belki bundan sonra bir kez uyarma fırsatımız dahi olmayabilir. Tavsiyem İstanbul’dan, şehir içindeki evinizden taşının. O kadar hazırlıksızız ki bir doğalgaz boru hattının kırılması bile yeter”dedi.
