02-Aralık-2024 03:28:38

Cankoç Medya Kuruluşudur.

$
Goree Adası: Batı uygarlığının yüz karası

Goree Adası: Batı uygarlığının yüz karası

Değerli okuyucularımız geçmiş yazımızda Kara Kıta Afrika başlıklı bir makale yazdım ve yazının sonunda “İnşallah yerinde görerek bir sonraki yazımda bu konuya devam edeceğimi” belirtmiştim. Kardeş Belediye resmi ziyareti çerçevesinde Senegal’e gitmek kısmet oldu.

Batı uygarlığının utanç adası olan Goree adası izlenimlerine geçmeden önce bu uzak coğrafyaya bu ziyaret nereden doğdu bundan bahsedeyim önce. Senegal 13 milyon nüfusa sahip ve nüfusun %95’i Müslüman. 2013 yılında Başbakanımız Senegal’e bir ziyaret gerçekleştirmiş ve iki ülke ilişkileri üst seviyeye çıkmıştı. Senegal’le olan ikili ilişkilerimizi kuvvetlendirmek ve devam ettirmek amacıyla Gerede Belediyesi olarak Senegal Ankara Büyükelçiliğinde tercüman olarak çalışan hemşehrimiz Kemal Özturanlı vesilesiyle Touba şehri Mbacke Belediyesi ile kardeş olduk. 2013 yılı Mayıs ayında Senegal Heyetini İlçemizde ağırladık ve Kardeş Şehir Protokolü imzaladık. Bu kapsamda iade-i ziyaret amacıyla Senegal’e 3 gün süren bir resmi ziyarette bulunduk. Sıcak bir şekilde karşılanan heyetimiz çok iyi ağırlandı. Mevcut şartlar içersinde en iyi imkânlarını sunan Mbacke Belediyesi yetkililerine misafirperverliklerinden dolayı şükranlarımı sunuyorum. Giderken elimiz boş gitmek olmazdı. Daha önce yaptığımız görüşmelerde Mbacke Belediyesi’ne bağlı Dar’a isimli eğitim kurumlarının yardıma ihtiyacı olduğunu bize ifade etmişlerdi. İnsana yapılacak yatırım en kalıcı yatırımdır. Gözlerimizle de müşahede ettik ki koşulların ağır olduğu bir ortamda yüzlerce öğrenci eğitim görmeye çalışıyor. Bizim köy okullarımızla kıyas bile olmaz dersem herhalde durum çok daha iyi anlaşılır. Böyle bir ortamda 5 Dar’a’ya Türkiye’nin gururu ve yüz akı Başkent Dakar’da ofisi bulunan TİKA aracılığı ile ihtiyaç duyduğu malzemeleri resmi bir törenle teslim ettik. Belediye Başkanımız Sayın Ömer Baygın ve Mbacke Belediye Başkanı Sayın İbrahim Gueye yaptıkları konuşmalarda kardeşliği ön plana çıkardılar ve protokolle kardeşliğin kuvvetlendiğini belirttiler. Heyetimiz 22. ve 23. dönem Bolu Milletvekili Yüksel Coşkunyürek, Belediye Başkanımız Ömer Baygın, Belediye Başkan Yardımcımız Ali Kemal Atay, Belediye Meclis Üyelerimiz Orhan Danışman, Recep Kemal Çeliksu, Rıdvan Erdoğan ve Tercümanımız Kemal Özturanlı’dan oluşuyordu. Ziyaret ettiğimiz okulların durumundan çok etkilendik. Ancak öğrencilerin şevki, öğrenme azmi de ayrı bir etki bıraktı üzerimizde. Resmi ziyaretlerin ardından son gün bizleri Başkent Dakar’a götürdüler ve burada Batı uygarlığının utanç adası olan Goree adasını ziyaret ettik. Goree adası Afrika kıtasının en kritik yerlerinden birisi. Başkent Dakar’a 3 km. Stratejik bir mevkide. Bu durum 300 yüzyıl sürecek bir insan ticaretine kapı aralamış ve batılıların iştahını kabartmış. 20 milyon Afrikalı; Hollandalılar, Portekizliler ve Fransızlar eliyle Amerika’ya ve Avrupa’ya buradan götürülerek köleleştirilmiş. Ada şu anda dünya turizmine açılmış ve onbinlerce ziyaretçi ile dolup taşıyor. Dünyanın heryerinden bu adayı görmeye geliyorlar. Adada köle evini ve müzesini ziyaret ettik. Mbacke’den ayrılırken son derece güzel ve keyifli ayrılmıştık. Ancak bu adaya geldiğimizde gördüğümüz hücre evleri, müze içersinde o dönemden kalan insan iskeletleri, prangalar, zincirler; rehberimizin anlattığı elem verici olaylar neşemizi de keyfimizi de kaçırmaya yetti. İnsanlık dışı muameleleri yazmaya elim de varmıyor. Bir “insanın” yapamayacağı her şeyi Batılı beyaz adam burada yapmış.

Köylerinden, evlerinden, ailelerinden zorla alınan kadınlı erkekli gruplar bu adaya toplanmış. 10 m2 lik hücrelerde üst üste insanları yığmışlar tuvalet ihtiyacına bile izin verilmemiş. Burada kazıklara, zincirlere bağlanan zenci insanlar, insan oldukları hatırlanmadan adaya demirleyen gemilere bindirilip, köle tacirlerine satışa sunulmuş. Satılarak adadan götürülenler için ise ağır bir esaretin başladığı bu ada da erkekler, her türlü acımasız şartlarda çalıştırılırken, kadınlar ağır işkenceler görmüş, aşağılanmış, şiddete maruz kalmışlar. Yollarda ölenler ve hastalananlar köpek balıklarına yem olmaları için okyanusa atılmış. Batının şu anda ulaştığı zirvenin temel harcında işte bu insanların teri, kanı, cesedi var.

Daha fazlasını yazmaya elim varmıyor. Belgeselini izlemek gibi de olmuyormuş. İnsanlıktan nasibini almamış bu adamların torunları bize insan hakları dersi vermeye kalkıyor ya en çok buna canım sıkılıyor. Bizi Ermeni soykırımı yapmakla itham ediyor. Belgeleri yok, kaydı yok, tarihi gerçekliği yok. Tamamen iftiraya dayalı propaganda ile Devletimizi uluslararası arenada zor duruma sokmak istiyorlar. Allah bunlara fırsat vermesin.

İşte Goree adasından bu duygu ve düşüncelerle ayrıldık ve havaalanına geldik. 7 saatlik bir yolculuğun ardından Ülkemize döndük. Önümüzdeki hafta görüşmek temennisiyle…

Not: Yazımı görsellerle desteklemek için orada çektiğim fotoğrafları sizlerle paylaşıyorum.

1 Yorumlar
Fatih Er

Yaydın Bakicim...

Cevap bırakın