$
€
Tahir Gayret’in yeniden başkanlığa seçildiği BESOB kongresi sonrası sarf ettiği “Bravo, bravo… Geredelilere 1 milyon lira helal olsun!” salon dışında görüntü almak isteyen gazetecilere ise “gidin içerideki şakşakçıları çekin!” sözleri ile bir anda gündeme gelen Bolu Berberler ve Kuaförler Odası Başkanı Nezahat Gökçeoğlu, “Ne için özür dileyeceğim Geredelilerden?” diyerek yeni bir tartışmanın fitilini ateşlerken kullandığı “şakşakçılar” kelimesi içinse “Kelime olarak gayet düzgün duruyor.”dedi.
Bolu Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği (BESOB) Olağan Genel Kurulu’nda Tahir Gayret’in yeniden başkanlığa seçilmesini protesto eden Bolu Berberler ve Kuaförler Odası Başkanı Nezahat Gökçeoğlu, Tahir Gayret’in Geredeli oluşuna göndermede bulunarak, “Bravo, bravo… Geredelilere 1 milyon lira helan olsun!” sözleriyle kongre sonrası salonu terk etmişti.
Gökçeoğlu, genel kurulun yapıldığı salonu terk ettiği esnada kendisinden görüntü almak isteyen gazetecilere ise “Gidin içerideki şakşakçıları çekin!” diyerek Gerede’den kongreye katılan oda başkanları ve yönetim kurulu üyelerine bazı ithamlarda bulunmuştu.
Özür dilemedi
Bolu Berberler ve Kuaförler Odası Başkanı Nezahat Gökçeoğlu, konuya ilişkin Yenigün’e konuştu. Sorularımızı yanıtlayan Gökçeoğlu, “Ne için özür dileyeceğim Geredelilerden?” diyerek yeni bir tartışmanın fitilini ateşlerken kullandığı “şakşakçılık” kelimesi içinse “Kelime olarak gayet düzgün duruyor.”dedi.
Bolu Berberler ve Kuaförler Odası Başkanı Nezahat Gökçeoğlu’na konuya ilişkin yönettiğimiz sorular ve Gökçeoğlu’nun verdiği yanıtlar şöyle:
_Geçtiğimiz hafta gerçekleşen BESOB kongresinde ifade ettiğiniz cümlelerle ilgili Geredelilerden özür dileyecek misiniz?
Nezahat Gökçeoğlu: “Ne için özür dileyeceğim Geredelilerden?”
_Sarf ettiğiniz; “Bravo, bravo… Geredelilere 1 Milyon Lira helan olsun, gidin içerideki şakşakçıları çekin!” ifadeleriniz nedeniyle.
Nezahat Gökçeoğlu: “1 Milyon Liradan bir çok kişi bahsetti. Daha önce basın da bahsetti bundan. Burada Geredelilerden özür dileyecek bir kelime veya cümleyi bana açıklar mısınız? Şakşakçılık konusuna gelince içeride bir alkış fırtınası vardı. Buna başka ne diyebiliriz? El çırparız, el şaklatırız değil mi? Kelime olarak gayet düzgün duruyor.”
_Bunda hiçbir sıkıntı görmüyorsunuz değil mi anladığımız kadarıyla?
Nezahat Gökçeoğlu: Salonda mevcut Geredelilerin dışında benim tanımadığım Geredelilerin tepkisi ne kadar anlamlıdır? Burada tepki verecek biri varsa o da Geredeliler değildir.
_İfade ederken Geredeliler diyorsunuz!
Nezahat Gökçeoğlu: Bakın ben işaretle buyurdum.
_Bravo Gayret de denilebilirdi yada BESOB Başkanı denilebilirdi değil mi?
Nezahat Gökçeoğlu: Salonda bir Geredeli kitle vardı. Ben oranın dışındaki Geredelileri böyle bir zan altında nasıl tutabilirim? Ben oradaki Geredelilere “tebrikler, bravo, helal olsun 1 milyon” dedim. Burada Geredeliler beni arkamdan alkışlamışlar. Çok da normal alkışlamaları. Burada bir tebrik var.
_Geredeli dediğiniz zaman bir genellemeden bahsediliyor ne kadar seçim olursa olsun!
Nezahat Gökçeoğlu: “Bana konuyu bir yerlere sürütemezsiniz. Çünkü ben orada elimle işaret ederek “bravo Geredeliler, helal olsun size” dedim. 1 Milyon da benden yana helal olsun. Bu 1 Milyonu ben zikretmedim ki! Bu mevzu 1,5 yıldır var. Sayın Gayret’te kürsüden “başımıza bir iş geldi şu kadar miktar” dedi. Bunu ilk ben zikretmedim ki.”
_Bolu’nun Gerede’ye bakış açısı yani “hepimiz Boluluyuz, biriz beraberiz” noktasında büyük bir mücadele verilirken bu mücadelenin ortasında sarf ettiğiniz ifadeler ne kadar doğru?
Nezahat Gökçeoğlu: “Ben birlikçi değilim ki. Ben o kadar fanatik bir taraf olmuş olsaydım divanda görev almazdım.”
_Helal olsun 1 Milyon TL derken biz ne anlayabiliriz?
Nezahat Gökçeoğlu: “İnsanların ne şekilde anladığı hiç önemli değil. Burada alınacak birileri varsa Bolulular alınmalıydı. Kalkmışım el çırpmışım, bravo Geredeliler size demişim. Benim bir birliğim var, birliğimin de seçimi olmuş. Tahir Gayret’te bana çalışma teklif etti. Burada bir sorun yok aslında. İnsanları oralı, buralı, şuralı diye ayırmıyorum. 1 hafta geçti ve hala bu olayın yankıları sürüyor. Bakın Tahir Gayret buna “duygusallık” dedi. Duygusallık da diyebiliriz belki buna. Ben o salonda özür dileyecek bir şey yaptığımı düşünmüyorum.”
