Değerli okurlarım, öncelikle Kurban Bayramımız mübarek olsun. Kurban Bayramının biz Müslümanlara nasıl geldiği ve asıl amacın ne olduğunu hepimiz biliyoruz bunun için ben de istedim ki bu hafta biraz düşünelim, kalbani mi yoksa nefsani tarafımız mı ağır basıyor bakalım. Hz. İbrahim’in biricik İsmail’ini gözden çıkarması kadar bir aşkla seviyor muyuz Rabbimizi? Neleri Allah için gözden çıkarabiliriz, neleri Allah için feda edebiliriz? Bu aşkta karşı taraf olarak gereken fedakârlığı yapabiliyor muyuz? Bu değişmeye yemin etmiş zamanda uykularımızı dahi bölmeye kıyamazken, kardeşlerimizin sesine kulak tıkamışken, yetimin bile hakkını gözetmekten acizken, bir hayale dalmış gidiyorken, daha yaramız kabuk bağlamadan onun üzerine sürekli merhem sürüp iyileşmeyi umuyorken Allah mı deriz yoksa nefsimiz mi? Her şeyi bize sunan Rabbimize yeteri kadar şükredebiliyor muyuz? Gelin bunları biraz düşünelim bu aşkta gönül yangınımızı söndürecek ateşi seçsek iyi olur aksi takdirde başka ateşler bizi kavuracaktır. Esen kalın..