$
€
Değerli Okuyucularım Milletimizin başına gelen en büyük felaketlerden birisi de bundan yaklaşık 20 yıl önce yaşanan 28 Şubat süreciydi. Peki, yaşandı bitti mi? Maalesef yüzeysel olarak bitti ancak hakiki manada zararlı etkileri devam ediyor ve zannederim bir süre daha devam edecek. Yeni bir kara dönümüne yaklaştığımız bugünlerde sizlere belli bir sayıda 28 Şubata giden yolu, sürecini ve sonucunu yazı dizisi olarak sunmak istiyorum. Bin yıl sürecek denen süreç belki 10 yıl gibi kısa bir sürede bertaraf edildi. Ama üzülerek görüyoruz ki toplumumuzda yaşanan ahlaki çöküntü, tecavüzler, seri cinayetler, insan yakmalar, fuhuş, uyuşturucu bağımlılığının artması gibi ne kadar olumsuz ve beddua edilesi hadiseler varsa inanın 28 Şubat süreci milletimizdeki birçok hasleti yok etti ve adeta bütün değerlerimiz dinamitlendi. Evet, 28 Şubat süreci ekonomik olarak bertaraf edildi. Ülkeyi soyup soğana çevirenler bizi 1 cente muhtaç etmenin gururunu! yaşadılar. Ama ekonomik kayıp bugün geldiğimiz noktada büyük ölçekte giderildi. Ülkenin itibarını dünya ölçeğinde sıfırlayanlar bunun da gururunu! yaşadılar. Ama çok şükür bugün geldiğimiz noktada itibarımız da son 150 yılda hiç olmadığı kadar iyi bir noktada. Zayi edilen haklar da geri verildi. Kapalı kızlarımız okullarda özgürce okuyor, İmam Hatip Ortaokulları açıldı, kat sayı zulmü sona erdi. 12 yaş altı Kur’an öğrenme yasağı kalktı. Evet, hepsi mevcut Cumhurbaşkanımızın Başbakanlığı döneminde kaldırıldı.
Ancak… Diyelim ve burada lütfen duralım. Siyasi, ekonomik, itibar, haklar… Bunların hepsi bir şekilde Cenab-ı Hakk’ın lütfu, bu milletin iradesi ve Recep Tayyip Erdoğan’ın sayesinde geri kazanıldı. Ama kaybedildiğinin farkına dahi varılamayan değerlerimiz; dürüstlük, kanaat, insan eğitimimiz, hoşgörü, sosyal yaşantımız, aile mefhumumuz vb. somut olmayan onlarca özelliğimizi kaybettik. Bu süreç bize kaybettirdi ve geri kazanamadık. Çünkü bu süreç insan öğüttü. İnsanların hasletlerini öğüttü. Bu dönemde eğitim-öğretim gören veya göremeyen binlerce çocuğumuz insani değerlerden, manevi değerlerden yoksun büyüdü. Allah korkusu öğretilemedi çünkü herkes sistem tarafından süreçten korkutulmuştu. Ne diyordu atasözü: “Kork Allah’tan korkmayandan” Allah korkusu olan insan “Bir kız çocuğuna tecavüz edebilir mi?, öldürüp yakabilir mi?, hırsızlık yapabilir mi? vb. uzayıp giden bir kötülükler silsilesi. Derin bir nefes alalım ve iyi düşünelim. Ne alaka demeyelim lütfen. O dönem uzak değil bugün otuz yaşın üzeri herkes hatırlar. Bunlar bu ülkede yaşandı, yaşatıldı. Bugün çektiğimiz ve çekeceğimiz ıstırap üstüne basa basa söylüyorum 28 Şubat sürecinin çocuğudur. Maddi manada birçok şey telafi edildi ama maneviyat öyle kolay kolay düzelmiyor. Uzun yıllar sanki sürecek gibi.
Yazı dizisi için uzun bir girizgâh oldu ama üst üste gelen cinayetler, tecavüzler, öldürme biçimlerinin dehşeti ruhumda, ruhumuzda derin izler bırakıyor. Sözü haftaya bırakıyorum ve 28 Şubat’ın başlangıcını sizler için önümüzdeki hafta yazacağım inşallah.
“Siz annemi başörtülü diye mezuniyetime, Kız kardeşimi okula, Eşimi ders vermek için sınıfa sokmadınız. Unutursam kalbim kurusun..!” Bekir DEVELİ
Evet unutursak kalbimiz kurusun.
