Değerli okurlarım; yeni bir haftaya merhaba demeden şöyle geçtiğimiz haftayı kısaca özetleyelim;
Geçtiğimiz hafta tren hattı, sanayi esnafımızın istekleri ile beraber oda başkanlarına bazı sorular yöneltmiş ve son olarak haftanın genel tartışma konusu olan bedelli askerlik konusuna değinmiştim. Yazıya bazı ufak tefek tenkitler olduğu gibi büyük bir kesiminse takdiri ile karşılaştım diyebilirim. Zaten bizim meslekte de kimseyi memnun etmek mümkün değil! Bu tepkilere zaten alışkınım.
Bu haftaki yazımızın ana temasına geçecek olursak bu hafta sürekli içimde bir uhde olarak kalan TEM Otoyoluna değinmek istedim. 1990 yılların başında yapımına başlanan ve 1992 yılında faaliyete giren TEM Otoyolu benim gözümde Gerede’nin küçülmesine neden olan en büyük etkenlerden biri olmuştur. Şöyle ki; TEM Otoyolu’ndan gelen istimlak paralarından kimler zengin olmuştur, bu otoyol kimlerin tarlasından geçmiştir bilmiyorum. Ancak TEM Otoyolunun hangi akılla şehir merkezine bu kadar uzak alandan geçirilmesine göz yumulmuş demeden de geçemiyorum. Neden otoyol örneğin İzmit gibi şehrin hemen yamacından geçirilmedi ki? Belki birileri kazanmıştır ama bu dönemin siyasilerinin kaybedişidir. Özetle Gerede kaybetmiştir. Şimdi bunun vebalini çekecekler de bellidir!
Peki bu TEM Otoyolu Gerede’nin içinden geçmiş olsaydı ne olurdu? Birincisi şehirde özellikle bayramlarda gördüğümüz yabancı hareketliliğini her gün yaşardık. Gişeden çıkan araç TEM Otoyolundaki ofislerde konaklayıp ihtiyaçlarını gidermek yerine Gerede’de rahat rahat konaklama imkanı bulabilecekti. Aracının en küçük arızasında bile rahatça Sanayi sitemize gelip aracını tamir ettirebilecekti. Yemeğini Gerede’de yiyecekti. Bir mağazaya girip alışveriş yapıp gidecekti. Şimdi Ankara’dan İstanbul’a giden bir aile 15-20 km. gelecekte, gişelerden çıkacakta sonra tekrar 15-20 km. gidecekte yeniden TEM Otoyolu’ndan devam edecekte ölme eşeğim ölme…
Sanayi’ye güzel haber
Geçtiğimiz hafta Sanayi esnafımızın bu sütunlardan isteklerine değinmiştim. Sanayimizin yollarının bozuk olduğunu esnafımızın haklı olarak dile getirdiğini, köy yollarımız bile asfaltken sanayimizin yollarının pırıl pırıl olması gerektiğini bu sütunlardan ifade etmiştim. Hafta içi aldığım güzel haberi bugün esnafımızla paylaşmak istedim. Sanayimizin yollarının yapımına Gerede Belediye Başkanı Mustafa Allar’ın talimatıyla önümüzdeki baharla birlikte başlanacak. Çalışkan başkanımıza esnafımızın dileklerine tercüman olduğu için bu sütunlardan teşekkür ederim. Bu arada yapılmadan önce tartışma konusu olan Esentepe’deki peyzaj uygulaması da Esentepe’ye renk katmış, vatandaşların da projeyi beğendiği izlenimini aldım. Çevre düzenlemesinin ardından daha da güzel olacakmış. Hani ilk yazımda bir şey yazmıştım; “Mustafa Allar şimdi 8 aylık bir Belediye Başkanı değil mi? Hani yeni belediye başkanı ya Başkan iki satır yazıya aklı gidip OSB’deki çalışmalarını bırakacak, projeleri yarım bırakacak, kentsel dönüşümle uğraşmayacak, hizmet etmeyi bırakacak dubalarla uğraşacak! Benim başkanım çalıştığı sürece, bu Gerede’ye sahip çıktığı sürece, deri sanayinde çalışan işçi kardeşimin oturup çayını içtiği sürece, esnafın derdini dinlediği sürece hep ona sahip çıkacak birileri olacak.”diye devam eden bir yazıydı. Görüyorum ki başkanımız ufak tefek şeylere kafasını yormamış, çalışmış, çabalamış sanayiyi asfalt programına aldırmış. Geriye esnafımızın MOBESE isteği kaldı. Şu Sanayimizin sayın oda başkanı hadi bakalım, bir iki adım atıver! Kim bilir kaç milyarlık asfalt dökülecek, milyarlarca liralık asfaltın yanında MOBESE ne ki? Çok basit yahu, yine söylüyorum; “istiyoruz” bu kadar basit…
Sağlıcakla kalın…