27-Kasım-2024 02:33:34

Cankoç Medya Kuruluşudur.

$
STARLARIMIZ EUROVİSİON’A GÖZ KIRPTI!

STARLARIMIZ EUROVİSİON’A GÖZ KIRPTI!

TV8 ekranlarında yayınlanan ve milyonları ekran başına kilitleyen yarışma programı RISING STAR’a başvuru yapan 30 bin star adayı arasından sıyrılarak finale kadar yürüyen, bu tür yarışmalarda Karadeniz müziğiyle son 2 yarışmacı arasına kalarak yine bir ilke imza atan Mustafa Demir ve Harun Yoldaş ikilisi, bir anda milyonların sevgilisi haline geldi.

24 Bin nüfuslu Gerede’den yola çıkarak yaşadıkları serüveni YENİGÜN’e verdiği röportajda anlatan Mustafa Demir, tüm duygularını bu özel röportajda aktardı. İşte o röportaj;

-Çok büyük bir başarıya imza atarak Harun Yoldaş ile beraber bir anda milyonların sevgilisi haline geldiniz. Her şey nasıl başladı?

Mustafa DEMİR: “Gerede’de yarışmaya katılmadan önce “OSES Gerede” isimli şarkı yarışmaları düzenliyorduk, özetle kendimiz bir şeyler yapmaya çalışıyorduk. Sosyal anlamda ilçemizde bir şeylerin olması için uğraşmaktı amaç. Uzun süredir beraber çalıştığım yol arkadaşım Harun ile beraber Rising Star Yarışması’nın 2. sezonunun başlayacağını ve yarışmaya katılıp katılmayacağımızı tartışırken, ‘ne kaybedeceğiz?’ Diyerek başvurumuzu yaptık. Bizler gibi yaklaşık 30 bin başvuru yapılmıştı. Gerçeği söylemek gerekirse yarışmaya alınacağımız bile aklımızdan geçmiyordu. İstanbul’a elemelere gittik, ‘size haber verilecek’ denildi ve Harun ile beraber Gerede’ye döndük. Bir gün TV8 kanalından arandık ve yarışmaya katılmaya hak kazandığımız söylenildi. Bu bizim için çok çok önemliydi ve kapı bizler için aralanmıştı artık.”

İlk kez TV ve bu kadar kalabalık bir seyirci karşısına çıktınız, ne hissettiniz?

Mustafa DEMİR: “Daha önce kendimizi gösterebilmek için birkaç TV kanalına başvurumuz olmuştu. Ama kabul görmedi. Yarıştığımız yarışmacılara baktığımızda sahne ve TV ekranlarına çıkan, kendinden emin çok yarışmacı vardı. İlk turda ayaklarımız titredi ama yine de belli etmemeye gayret gösterdik. Nitekim ilk turu %86 oy oranına ulaşarak geçmeyi başardık. 2. turda tüm yarışmacılar rakibiyle yarışırken bizler ilk turda rakibimizle eşit oy oranına sahip olduğumuz için 2 yarışmacıyla yarışmak durumunda kaldık. Bu turu geçeceğimize çok şans vermiyorduk ama Gerede ve Karadeniz’in desteğiyle geçtik. Sonrasında her tur, bu turu geçersek yarı finaldeyiz, bu turu geçersek finaldeyiz diyerek geçti. Şükür alnımız ak, başımız dik bir şekilde yarışmayı tamamladık.”

En unutamadığın an hangisiydi?

Mustafa DEMİR: “Çeyrek finali hiç unutamıyorum. İkinci turu geçmiştik, Kurban Bayramı sonrası yoğun bir tempo bizi bekliyordu. Bayramı Gerede’de geçirdikten sonra ailemi de yanıma alarak yola koyulmuşken aracımızla Yeniçağa’da kaza yaptık. Kaza sonrası derdimizi anlatırken sesim kısıldı. Yarışma var, kaza yapmışız, bayram dönüşü İstanbul’a otobüs bulmak da zor! Nitekim ailem Gerede’de kaldı biz zar zor gece otobüs bularak yola koyulduk. Seslendireceğimiz parçayı yolda göndermek durumunda kaldık. İstanbul’a ulaştığımızda önümüzde sadece 1 gün vardı. Prova yapamadık, sesimin yerine gelmesini bekledik. Kolay değil, bütün Gerede milli maç izler gibi bizi bekliyor. Doğma büyüme Geredeli olduğum için orada sadece Gerede’yi düşünüyorsun. Neticede yarışma bittiğinde yine Gerede’de olacaksın. Çıktık, performansımızı sergiledik ve çok şükür yarı finale çıktık. Yarışmadaki en zor anımız buydu.”

Şarkıya ‘Maçka’dan Gerede’ye ekledin, peki bu nasıl oldu, bu riski almak kolay olmasa gerek? 

Mustafa DEMİR: Maçka babamın memleketi, Gerede ise benim doğup büyüdüğüm şehir. Yarışmacılar sahne alırken, sözlerin kısa tutulması noktasında sürekli uyarılıyoruz. Perde arkası çok farklı, ‘Kesinlikle selam vs… göndermeyin’ deniliyor biz de Harunla beraber böyle bir yol bulduk. Şarkı içerisinde geçirirsek daha büyük bir etki yapabileceğiz diye düşündük açıkçası. Jüri bu konuda birşey söylemedi ve şarkı tuttu. Bu bahane edilebilirdi ama sıkıntı olmadı şükürler olsun ve finale yürüdük.

Finale çıktığınızda ‘buraya kadar’ düşüncesi oluştu mu?

Mustafa DEMİR: Nasıl oluşmasın? Finaldeki yarışmacılar çok profesyonel, sahne duruşları iyi. Bir taraftan finalistlerle yarışma halindesin ve göz göze geldiğinde seni psikolojik olarak baskı altına alabiliyorlar. 12 kişi arasındasın. 30 bin insan başvuru yapıyor, 250 kişi katılabiliyor. Kasadan çürükler ayıklandı ve bütün en iyiler orada. Biz pop söyleyenlerden bir adım daha avantajlıyız diye düşündük. 2 parça istediler, slow ve hareketli. Her adım atladığında 1. turu geçsek yeter, 2. turu geçsek yeter başka bir şey istemiyorum diyerek kendini konsantre ediyorsun. En iyi şarkılarımı seçtim. Bu arada akordeoncu Ülkü Moral abimizi internetten bulduk. Tulum ve akordeon müthiş bir grup oluşturdu.

Finalde espri ile karışık rakiplerimize takıldık, onlar bize takıldılar. Abi kesin sensin, bizi de görürsün artık diyoruz. Karşılık olarak Veli Bağı’ndan fotoğrafını gönderirsen görürüm cevabını alınca daha da hırslanıyorsun. İlk 8’e girdik, sonra 4’e girdik, ilk 4’e girince işin ciddiyetini anlıyorsun. Artık 1’inci olmaya adaysın! Biz finalde ya ilk 8’e giremeyiz, ya da yürür gideriz dedik. Yarı finalde ‘Karadenizlilerden korkulur’ demeye başladı rakiplerimiz. Heyecan dorukta, reklamda çıldırıyorsun ve biran önce bitsin diyorsun. İlk 2’yi garantiledik, artık rakibimiz kim diye baktık. O saatten sonra işi şansa bırakıyorsun. Ozan Can oldu bizim rakibimiz.

Ozan Can’ı bekliyor muydun rakip olarak?

Mustafa DEMİR: Aslında ben Farzad’ı bekliyordum. Ses bakımından Farzad daha güçlüydü ve Ozan Can’dan Farzad daha iyiydi. Farzad, İranlı. İran’dan bir yarışmacı mı, yoksa Türkiye’den mi bir yarışmacı çıksın düşüncesi izleyicilerde oluşmuş olabilir. En azından ben böyle düşünüyorum. İlk bizi çıkardılar, 2 şarkı seçeneği sunuldu. Biz de ‘oy oy sevdiğim’i seçtik.

Diğer şarkı neydi?

Mustafa DEMİR: İmera Fera’ydı. Seçimimiz ‘oy oy sevduğum’ oldu ve bu parçaya daha hakimdik. Hiç yoktan içimizde pişmanlık olmasın dedik. Bir hayır bir evet’i götürüyor. İster istemez finalde yavaş yavaş aldığınız oy yükseliyor. Biz şarkımızı söyledik, yüzde 66 aldık. Yüzde 66 düşük geldi, daha sonra ümidi kestik. Müzik girer girmez rakibimizin oyları yükseldi. 20 saniye kaldı, rakibimiz yüzde 40 civarındaydı. Mustafa Sandal butona basmadı, bu aşamadan sonra şampiyon sensin dercesine rakibimizin butonuna bastı ve oylar bir anda yüzde 80’e çıktı.

Üzüntü oldu mı?

Mustafa DEMİR: Hayır üzülmedik! Çünkü inançlı insanlarız, dua ederken ‘hayırlısıysa olsun’ dedik. Demek ki hayırlı değildi, oradan gelecek ödül yaramayacaktı ki böyle oldu. Buraya kadar gelmek, yarışmada son 2’ye kalmak çok önemliydi. Bizim kazanamadığımız sadece büyük ödül. İnsanların gönlünü kazandık, büyük bir başarı örneği sergilediğimizi düşünüyoruz, aslında yapabilir miyim? Sorusunu ortadan kaldırdık, yaptık. Türkiye’deki örneklere bakacak olursak da yarışmayı 2’nci sırada bitirenlerin önemli ölçüde bir yerlere geldiğini görüyoruz. Bakalım zaman neyi gösterecek!

Yarışmaya katılmadan önceki Mustafa ile yarışma sonrası Mustafa arasında ne gibi bir fark oluştu?

Mustafa DEMİR: Artık attığın adıma daha çok dikkat ediyorsun. Çünkü bir çok insan sana destek verdi, onları görmezden gelemezsin. Türkiye’den ve yurtdışındaki insanların bile sana karşı bakış açısı değişiyor. Bu Rising Star Türkiye 2’ncisi deniliyor ve artık insanlar senden iyi bir şeyler bekliyor. Bu da senin üstünde daha iyi olman gerektiği baskısını oluşturuyor. Kesinlikle kişilik bakımından, ego olarak değişmemiz mümkün değil. Bu yıllar sonra da aynı olur, sadece daha çok insan bizi tanıdı ve daha çok insana kendimizi gösterebilme şansını elde ettik.

Tulum, akordeon, kemençe ve gitar ile iyi bir bütünlük oluşturmayı başardınız. Bu grupla devam mı?   

Mustafa DEMİR: Tulum ve kemençe ile Karadeniz’in, gitarla yarışmada Batı’nın oyunu aldığımızı düşünüyoruz. Bundan sonraki bölümde neden olmasın, biz grubu böyle devam ettirmeyi düşünüyoruz. Daha hala hayallerimiz var ve bu birliktelikle bu hayali gerçekleştireceğimizi düşünüyoruz. Ama kesin olarak şunu söyleyebilirim; Harun ile beraber ilerlememiz olur.

Eurovision Şarkı Yarışması’nda ülkemizi temsil etme teklifi gelirse düşünceniz ne olur?

Mustafa DEMİR: Yarışmada Emina Sandal bunu dile getirmişti. Daha sonra önemli bir grup bu fikri sosyal medyada paylaşmaya başladı. Tulum bizim müzik aletimiz, kemençe öyle… Gitar ve akordeon müziği batı ile entegre ediyor. Böyle bir teklife hayır denilebilir mi? Tüm gücümüzle bu işi başarmak için gecemizi gündüzümüze katarak çalışırız ve başarılı da oluruz. Çünkü inanmak başarmanın yarısı, kesinlikle bu işi başarırız. Türkiye’de çok profesyonel sanatçılar olsa bile umudumuz var.

Yarışmada bir anda parladınız, artık sizi Türkiye tanıyor. Bundan sonra ne olacak?

Mustafa DEMİR: Öncelikle Gerede’de bir konser vermeyi düşünüyoruz. Gerede halkımıza ahde vefanın karşılığını vermeliyiz diye düşündük. İlk konserimizi Harun ile beraber memleketimizde vereceğiz. Açık hava konseri ilçemizin hava şartları nedeniyle uygun olmayabilir ama Kültür Merkezi’nde konseri veririz diye düşünüyorum. Geredekirse 3 sefer konser veririz, tüm Gerede’ye teşekkür etmemiz lazım. İçimizdekileri söylememiz gerekiyor. Gerede halkı gerekeni yaptı, artık biz buraya kadar gelmişken ilçemizin siyasileri, kanaat önderleri, işadamları bize single olsun veya albüm olsun destek olmalarını bekliyoruz işin aslı. İlçemizin reklam yüzü olmaya da hazırız. Yapacağımız albümde Gerede ismi geçecek, bunu gerek binlerce kişiye gerek bir milyon kişiye duyurma ve tanıtma şansımız var.

Bizde sınırlama yok, kimlere teşekkür etmek istersin?   

Mustafa DEMİR: İlk başta aileme teşekkür etmek istiyorum. Çok büyük destek verdiler bana. Milletvekili Fehmi Küpçü, Belediye Başkanımız Mustafa Allar’a teşekkür ediyorum. Belediye Halkla İlişkiler Müdürü Baki Sungur beyin çok büyük katkıları oldu, bize ağabeylik yaptı, BESOB Başkanı Tahir Gayret, GTSO Başkanı Ersin Kaşka, Orduspor Kulüp Başkanı Yaşar Pamuk, İşadamı Akif Allar, özellikle Gerede ve Karadeniz insanına teşekkür ediyorum. Unuttuklarım varsa özür dilerim…

Cevap bırakın