$
€
Gerede Cevaplar İlim ve Hayır Vakfı Başkanı Av. Hasan Tahsin Özafşar, son günlerde yaşanan olaylarla ilgili yazılı bir basın açıklaması yayınladı.
Özefşar, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Son günlerde Gerede kamuoyunda vakfımıza yönelik olarak karalama, itibarsızlaştırma ve linç etmeye yönelik bir kısım faaliyetler cümlemizin malumudur. Bugüne kadar bu konuda sükunetle bu durumun geçmesini beklememizin sebebi; İlçemiz Mülki erkanının tarafımıza ve vakfımıza bu süreçte kendilerinden habersiz ve kendilerine rağmen bir işlem yapmamamız ve bu ihtilafın kimseyi ve kurumu rencide etmeden çözülmesi için gösterilecek gayretleri engellememek yönündeki telkin ve tavsiyelerinden, makamlarına ve şahıslarına olan hürmetimizden, bu tartışmaların ayağa düşüp bu hizmetlerin akamete uğramasına sebep olunmasından duyduğumuz endişedendir.
Ancak geçen süre zarfında yaşananlar adeta vakfımızı yok etmeye yönelik bir kampanyaya dönüşmüştür. Bu nedenle bu açıklamaları yapma zarureti hasıl olmuştur.
1- Malum olduğu üzere, Vakfımız ilçemizin en eski ve köklü sivil toplum kuruluşlarından biri olup bugüne dek binlerce kişinin eğitimine imkan ve katkı sağlamıştır. Bugün ilçemiz Belediye Başkanından Ticaret Odası Başkanına, camilerinde görev yapan yüzlerce imam ve müezzinleri olduğu kadar, bürokrasinin değişik kademelerinde devletimize ve milletimize hizmet eden son derece mümtaz ve müstesna binlerce mezununun yetişmesinde vakfımızın katkısı olmuştur. Vakfımızın kurucusu merhum Şeref Danışman hocamızın ve onunla birlikte bu görevi ifa ederek bizleri yetiştiren hocalarımızın taşıdığı bu bayrağı gelecek nesillere aktarmak üzere bu görev bu dönemde bizlere düşmüştür.
2- Bilindiği üzere 28 Şubat sürecinde ilçemizdeki tüm Kur’an Kursları eğitim ve öğretime ara vermiştir. Bu sürecin devamında ilçemizde görev yapan yüzlerce hocamızdan hiçbiri bu hizmeti yeniden canlandırmak üzere kılını kıpırdatmadığı gibi müftülük makamınında bu konuda hiçbir adım atmadığı bir ortamda bu işi değerli hocamız HALİL ERBİCAN üstlenmiş ve ilçemizde yeniden Kur’an Kursu’nun açılmasına ön ayak olmuş, bunun için yeni bir bina yapılması gerektiğinden, o dönem ilçemizde görev yapan müftünün ve ilçe eşrafından birçok kimsenin muhalefetine rağmen Vakfımızın eski başkanı sayın ÖMER BAYGIN ve yönetimi ile birlikte ilçemize bu güzel Kur’an Kursu binasını kazandırmış ve ilçe müftülüğüne intifa hakkını vermişlerdir. Geçen süre zarfında kursun bütün iaşe ve ibatesi vakfımız tarafından karşılandığı halde, vakfımız müftülükçe rakip gibi görülmüş, hep dışlanmış ve itibarsızlaştırılmaya çalışılmıştır.
3- Bu linç kampanyasında vakfımız kadar hedef tahtasına konulan HALİL ERBİCAN hocamızdır. Yukarıda da zikredildiği üzere 28 Şubat sürecinden sonra ilçemizde kimsenin Kur’an Kurslarını yeniden canlandırmak için elini taşın altına koymadığı bir dönemde, bu ulvi hizmeti karşılık beklemeden, bir görev bilinci ve fedakârlıkla uhdesine alan ve bu işe kendisini vakfeden hocamıza yönelik linç kampanyasını esefle müşahede ediyoruz. Unutulmamalıdır ki meyvesi olan ağaç taşlanır. 2 yaşını doldurmadan toprağa verdiği torununun cenazesinin ertesi günü belki de ömründe ilk kez gördüğü bir öğrencinin ihtiyacı için yollara düşen, hayat arkadaşı ameliyat masasındayken, ameliyattan çıkışını kapı önünde beklemek yerine bir öğrencisinin müşkülünü çözmek için koşuşturan, böylesine fedakâr ve cefakar, Gerede’de binlerce öğrenciye hamilik yapabilmek için gecesini – gündüzünü vakfetmiş başka bir hocamız var mıdır? Ülkemizdeki yetişmiş insanı harcama ve hizmetlerini engelleme hastalığı/furyası şu an hocamıza karşı uygulanmak istenmektedir. Hocamız hatasıyla- sevabıyla hiçbir karşılık beklemeden kendisini Gerede’mizde İslami ilimlerin yeniden neşet etmesine ve öğrenci yetiştirmeye vakfetmiştir. Bu nedenle hocamıza yönelik bu karalama ve linç kampanyasına müsamaha göstermemiz ve sessiz kalmamız söz konusu olamaz.
4- Devletimizin millete hizmet için tevdi ettiği makam ve mevkiler, milletin emaneti olan vakıfları itibarsızlaştırma ve tasfiye etmeye matuf eylem ve tutumların hamisi, membaı olamazlar; olmamalıdırlar. Bu güne kadar sükûnetimizi muhafazamız bu hizmetlerin akamete uğramasına ve fitneye sebep olmamak içindir. Bugüne kadarki suskunluğumuz hiçbir makam ve mevkiden çekinme olarak algılanmamalıdır. Allaha sonsuz hamd olsun ki bugüne dek bu hizmetler için yaptığımız faaliyetlerde, vakfımızın hiçbir üyesi, şahsi bir kaygı ve beklenti içinde olup kendilerini bu hizmetten geri tutmamıştır. Bundan sonra da hiçbir makam ve mevkiinin engellemesi bizi Allah’ın kelamını yeni nesillere öğretmeye matuf faaliyetlerden alıkoyamayacaktır. Rabbimizden niyazımız bizleri dinine hizmetten bir an bile alıkoymaması ve bizleri sırat-ı müstakimden ayırmamasıdır. İlçemiz kamuoyuna saygıyla arz olunur.”
